Lojistik ve Stok Yönetiminde Yapay Zeka Kullanımı

Dijital dönüşümün tedarik zincirlerini yeniden şekillendirdiği bu çağda, yapay zeka stok yönetimi ve AI lojistik optimizasyon çözümleri, sektörün geleceğini belirleyen önemli unsurlar haline geldi. Artan müşteri beklentileri, dalgalanan talepler ve küresel rekabet, şirketleri daha akıllı ve verimli sistemlere yönlendiriyor. Tedarik zinciri AI teknolojileri, operasyonel süreçlerdeki karmaşık verileri anlamlandırarak, stok seviyelerinden depo içi hareketlere kadar her adımda karar destek sağlıyor. Örneğin, AI ile depo yönetimi, envanter takibini otomatize ederken, sipariş tahmin algoritması ile talep öngörüleri %90’lara varan doğrulukla planlamaya dönüşüyor.

İş süreçleri artık sadece ürünü zamanında teslim etmekle bitmiyor. Bu noktada devreye giren akıllı lojistik çözümleri, hem maliyetleri azaltıyor hem de müşteri memnuniyetini yukarıya taşıyor. Afterfaang ajansı olarak biz de tam burada devreye giriyoruz. Yapay zekâ tabanlı sistemlerle, lojistik süreçlerinizi daha şeffaf, daha esnek ve rekabetin tam ortasında bir yapıya kavuşturmayı amaçlıyoruz.

Lojistik ve Stok Yönetiminde Yapay Zeka Kullanımı

Lojistik ve Stok Yönetiminde Yapay Zeka Kullanımı

Yapay Zeka Nedir?

 Yapay zekâ, bilgisayarların tıpkı insanlar gibi düşünebilmesini, öğrenmesini ve karar verebilmesini sağlayan bir teknoloji. Makine öğrenmesi, doğal dil işleme ve veri analizi gibi alanları içinde barındırıyor. Günümüzde neredeyse her sektörde büyük bir değişim yaratıyor. Özellikle e-ticarette işler çok daha akıllı hale geldi. Şirketler yapay zekâyı kullanarak hem müşterilere daha iyi bir deneyim sunuyor hem de işleri daha verimli yürütüyor. Üstelik bu sayede rakiplerinin bir adım önüne geçebiliyorlar.

Yapay Zeka Nedir

Yapay Zeka Nedir

Yapay Zekanın Stok Yönetimine Katkıları

 Günümüz rekabet ortamında, stok yönetimi artık yalnızca ürünleri depolamakla sınırlı değil. Yapay zeka envanter kontrolü ve AI stok tahmin sistemi gibi teknolojiler, işletmelerin operasyonlarını kökten dönüştürerek verimlilik, maliyet optimizasyonu ve müşteri memnuniyetinde çığır açıyor. İşte yapay zekanın bu alandaki önemli katkıları:

  1. AI ile Sipariş Planlama ve Talep Tahmini

 Yapay zekâ, geçmiş satışları, pazar eğilimlerini ve hatta insanların yaşam koşullarındaki değişimleri bir araya getirip analiz ederek gelecekte ne kadar talep olacağını oldukça yüksek bir doğrulukla tahmin edebiliyor. Bu da işletmelere büyük kolaylık sağlıyor. Stokları ne zaman arttırmaları, ne zaman azaltmaları gerektiğini önceden görüp ona göre plan yapabiliyorlar. Özellikle perakende gibi hızlı değişen alanlarda, belli ürünlerin hangi dönemde daha çok satılacağını önceden bilip tedarikçilere otomatik sipariş vermek mümkün hâle geliyor. Böylece ne gereksiz yığılma oluyor ne de ürünler erkenden tükeniyor.

  1. Otomatik Depo Yönetimi ve Robotik Sistemler

 Otomatik depo yönetimi, yapay zeka destekli sensörler ve robotik depo sistemleri ile envanter hareketlerini gerçek zamanlı takip ediyor. Bu sistemler, ürünlerin depo içindeki konumlandırmasını optimize ederek çalışanların iş yükünü azaltıyor. Örneğin, Amazon’un depolarında kullanılan robotik sistemler, sipariş toplama süresini %50’ye varan oranda düşürerek operasyonel hızı arttırıyor.

Yapay Zekanın Stok Yönetimine Katkıları

Yapay Zekanın Stok Yönetimine Katkıları

  1. Lojistikte AI Destekli Optimizasyon

 Kargo takibi AI ve nakliye rota optimizasyonu çözümleri, teslimat süreçlerini yeniden tanımlıyor. Yapay zeka, trafik verilerini, hava koşullarını ve tarihsel teslimat performansını analiz ederek en hızlı ve en ekonomik rotaları belirliyor. Ayrıca, e-ticaret kargo optimizasyon ile son tüketiciye ulaşan paketlerin takibi gerçek zamanlı yapılabiliyor. Bu da müşteri şikayetlerini %40’a kadar azaltıyor.

  1. Tedarik Zincirinde AI ile Stratejik Analiz

AI ile tedarikçi analizi, tedarikçilerin performansını finansal riskler, teslimat süreleri ve kalite standartlarına göre değerlendiriyor. Örneğin, bir üretim firması, yapay zeka tarafından önerilen alternatif tedarikçilerle ani kesintilerde bile üretimini sürdürebiliyor. Aynı zamanda, yapay zeka envanter kontrolü, depolarda bekleyen ürünlerin raf ömrünü takip ederek israfı önlüyor.

  1. Risk Yönetimi ve Anlık Müdahale

 Yapay zekâ, stoklardaki sıra dışı hareketleri, örneğin bir ürünün aniden çok satması gibi durumları hemen fark edip yöneticilere haber verebiliyor. Bu sayede ürünlerin raflarda daha hızlı dönmesi sağlanıyor ya da ihtiyaç varsa hemen tedarik süreci başlatılıyor. Özellikle e-ticarette, bu sistemler stokla lojistik arasındaki dengeyi kurarak teslimat süreçlerini düzgün yürütüyor ve müşterinin memnuniyetini koruyor.

  1. Müşteri Odaklı Stok Yönetimi

Yapay zekâ destekli talep tahmini sayesinde, müşteri alışkanlıklarına göre özel stok planları yapılabiliyor. Mesela bir e-ticaret platformu, belli bir bölgedeki insanların neyi ne zaman tercih ettiğini analiz ederek o bölgedeki deposunu buna göre düzenliyor. Böylece ürünler müşteriye çok daha hızlı, bazen 24 saat içinde bile ulaşabiliyor.

Yapay Zeka E-Ticarette Nasıl Kullanılır?

Yapay zeka, e-ticaret sektörünü verimlilikten müşteri deneyimine kadar her alanda yeniden şekillendiriyor. Verimli envanter yönetimi için geliştirilen AI ürün tedarik zinciri sistemleri, stok seviyelerini gerçek zamanlı analiz ederek aşırı depolama veya stok tükenmesi riskini ortadan kaldırıyor.

Lojistik alanındaki süreçlerde ise, şirketler, yapay zekâyı yazılım sistemlerine entegre ederek hem sevkiyat süreçlerini hem de dağıtım ağlarını daha verimli hale getiriyor. Bu sayede maliyetler de düşmüş oluyor. AI, geçmişteki teslimat verilerini ve o anki trafik bilgilerini analiz edip en kısa ve en ekonomik yolları belirliyor. Böylece şirketler hem harcamalarını kontrol altına alıyor hem de müşterilerine daha hızlı teslimat sözü verebiliyor. Üstelik, paketlerin nerede olduğunu anlık olarak takip etmek mümkün hale geliyor. Bu da müşteri tarafında daha şeffaf, güvenilir bir deneyim yaratılmasını sağlıyor.

Depo operasyonlarında depo robotları ve AI iş birliği, sipariş toplama sürelerini %60’a varan oranda kısaltıyor. Bu sistemler, ürünlerin depodaki yerleşimini optimize ederek çalışan verimliliğini arttırıyor. Öte yandan, AI ürün tedarik zinciri çözümleri, tedarikçi performansını finansal riskler ve teslimat sürelerine göre değerlendirerek alternatif kaynaklar öneriyor. Böylece, tedarik kesintileri veya küresel krizlerde bile operasyonel süreklilik korunuyor.

Müşteri açısından bakıldığında yapay zekâ işleri baya kolaylaştırıyor. Mesela, öneri sistemleri ve chatbot’lar sayesinde kullanıcılarla kurulan bağ daha güçlü hale geliyor. Bir kişinin daha önce neler satın aldığına ya da siteyi nasıl kullandığına bakılarak, ihtiyaç duyabileceği ürünler önceden tahmin edilebiliyor. Bu da hem kullanıcıya zaman kazandırıyor hem de ona özel bir deneyim sunuyor. Bu yaklaşım, markaların satışlarını arttırırken müşterinin markaya olan bağlılığını da sağlamlaştırıyor.

Yapay Zeka E-Ticarette Nasıl Kullanılır

Yapay Zeka E-Ticarette Nasıl Kullanılır

Yapay Zeka Stok Yönetiminde Nasıl Kullanılır?

 Yapay zekâ sayesinde stok yönetimi artık sadece tahmine dayalı bir süreç olmaktan çıktı. Daha çok veriye dayanan, öngörülü bir sistem haline geldi. AI tabanlı stok tahmin araçları, geçmiş satışlara, sezonluk değişimlere ve müşteri alışkanlıklarına bakarak gelecekte ne kadar talep olacağını yüksek doğrulukla tahmin edebiliyor. Böylece işletmeler hangi üründen ne kadar bulundurmaları gerektiğini daha net görebiliyor. Ne gereğinden fazla stok yapılıyor ne de ürün eksikliği yaşanıyor. Bu da onlara ciddi bir rekabet avantajı sağlıyor.

Anlık envanter kontrolü ile stok seviyeleri 7/24 izleniyor. Örneğin, belirli bir ürünün kritik eşiğin altına düşmesi durumunda, otomatik yeniden sipariş mekanizmaları devreye girerek tedarikçilere sipariş oluşturuluyor. Bu, insan hatalarını minimize ederken süreçleri hızlandırıyor. Ayrıca, AI lojistik maliyet azaltma algoritmaları, depolama ve taşıma maliyetlerini optimize ederek kaynakların verimli kullanılmasını sağlıyor.

Depo robotları ve yapay zekâ destekli sistemler, ürünlerin nerede durması gerektiğini en verimli şekilde planlıyor. Bu sayede sipariş toplama süresi kısalıyor, çalışanlar daha hızlı ve rahat çalışıyor. Afterfaang olarak biz de tam bu noktada sizlerin fikirlerini önemsiyor ve planlamaları geniş çerçevede düşünerek hazırlıyoruz. Yapay zeka teknolojilerini de işin içine katarak firmaların stok yönetimini otomatikleştiriyoruz. Hem müşteri memnuniyeti artıyor hem de gereksiz masraflar ortadan kalkıyor. Çünkü günümüz lojistiğinde başarı, yalnızca hızda değil, akıllıca verilen kararlarda yatıyor. Bu kararları da artık yapay zekâ sistemleriyle daha doğru şekilde almak mümkün.

Yapay Zeka Stok Yönetiminde Nasıl Kullanılır

Yapay Zeka Stok Yönetiminde Nasıl Kullanılır

2025’te Yapay Zekanın Gelişimi

 2025 yılı, yapay zekânın hayatımızın neredeyse her köşesine daha güçlü ve görünür şekilde dahil olduğu bir dönem olarak dikkat çekiyor. Artık sadece dijital platformlarla sınırlı kalmıyor; fiziksel dünyada da etkisini net bir şekilde hissettiriyor. Mesela, AI ile sipariş planlama artık birçok şirkette iş sürecinde odak noktası haline gelmiş durumda. Bu sistemler sayesinde hangi ürünün ne zaman sipariş edilmesi gerektiği otomatik olarak belirlenebiliyor.

Aynı şekilde, yapay zeka envanter kontrolü sayesinde stok durumları daha düzenli takip ediliyor ve bu da işletmelerin fazla ya da eksik ürünle uğraşmasını engelliyor. Dahası, AI stok tahmin sistemi gelecekte hangi ürünlerin ne kadar talep göreceğini tahmin ederek şirketlerin hazırlıklı olmasını sağlıyor.

Tüm bu sistemler, kargo takibi AI çözümleriyle birleştiğinde müşteri memnuniyetini ciddi anlamda arttırıyor çünkü kullanıcılar siparişlerinin nerede olduğunu anlık olarak görebiliyor. Son olarak, otomatik depo yönetimi ile depolardaki süreçler insan müdahalesine gerek kalmadan verimli bir şekilde yürütülüyor. Yani, 2025’te yapay zekâ sadece bir yardımcı değil, artık işlerin merkezindeki karar verici haline geliyor.

E-ticaretin büyümesi için doğru stratejiler ve profesyonel bir rehberlik gereklidir. E ticaret danışmanlığı hizmeti, işletmenizin dijital satış potansiyelini artırmanıza yardımcı olur. AfterFAANG, e-ticaret danışmanlığı alanında kapsamlı çözümler sunarak, markaların dijital pazarlama stratejilerini optimize eder, web tasarımını geliştirir ve kullanıcı deneyimini iyileştirir. Ayrıca, hedef kitlenize yönelik reklam ve SEO stratejileri oluşturur, dönüşüm oranlarını artırmayı sağlar. Girişimcilere, işletmelere ve kurumsal firmalara özel stratejiler geliştirerek, sürdürülebilir büyüme ve başarı hedefler. AfterFAANG, e-ticaret yolculuğunuzda sizin yanınızda olacak güçlü bir iş ortağıdır.

2025’te Yapay Zekanın Gelişimi

2025’te Yapay Zekanın Gelişimi

Yapay Zekada Yeni Teknolojik Atılımlar

 Araştırmacılar, yapay zekâda yepyeni bir dönemin kapısını aralayan “Deneyim Çağı”ndan söz ediyor. Bu bakış açısına göre, yapay zekâ artık sadece insanlar tarafından sağlanan verilerle değil, kendi deneyimlerinden öğrenebilen sistemler haline geliyor. Yani, çevresindeki dünya ile etkileşime girerek kendi verisini kendisi üretebilir hale geliyor. Bu da klasik veri sınırlamalarının ötesine geçerek, uzun vadede genel yapay zekâya, yani insan gibi düşünebilen sistemlere bir adım daha yaklaştığımız anlamına geliyor demek mümkündür. Önceki yıllarda tahmin bile edemediğimiz bu teknolojik gelişmeler, şimdilerde hayatımızda önemli rolleri üstlendi bile.

Yapay Zekada Yeni Teknolojik Atılımlar

Yapay Zekada Yeni Teknolojik Atılımlar

Küresel Yatırımlar ve Stratejik Ortaklıklar

Ocak 2025’te duyurulan Stargate Projesi, yapay zekânın geleceğini şekillendirecek dev bir hamle olarak gündeme oturdu. OpenAI, SoftBank ve Oracle gibi büyük isimlerin işbirliğiyle yürütülen bu projeyle, ABD’de yapay zekâ altyapısına tam 500 milyar dolarlık yatırım yapılması planlanıyor. Amaç, yapay zekânın enerji sistemleriyle ve veri merkezleriyle daha sıkı ve hızlı bir şekilde entegre olmasını sağlamak. Yani bu projeyle, yapay zekâ teknolojilerinin temel altyapılarla iç içe geçmesi, çok daha güçlü ve sürdürülebilir sistemlerin önünü açacak gibi görünüyor.

Küresel Yatırımlar ve Stratejik Ortaklıklar

Küresel Yatırımlar ve Stratejik Ortaklıklar

Eğitim ve Toplumsal Etkiler

 Yapay zeka, eğitim alanında da ciddi değişimlere yol açıyor. Mesela Nijerya’da öğrenciler, haftada iki gün bilgisayar başına geçip Copilot gibi yapay zekâ araçlarıyla yabancı dil öğreniyor. Bu tarz uygulamalar, her öğrencinin kendi hızına ve ihtiyacına göre öğrenmesini sağlıyor. Yani herkesin aynı sırada oturup aynı şekilde öğrenmesi gerekmiyor artık. Eğitim daha kişisel, daha esnek ve teknolojiyle iç içe bir hale geliyor.

Sonuç olarak 2025 yılı, yapay zekânın sadece teknolojik bir araç olmaktan çıkıp, yaşamın her alanında aktif bir aktör hale geldiği bir dönemi temsil ediyor diyebiliriz. Bu gelişmeler, YZ’nin potansiyelini en üst düzeye çıkarmak için küresel iş birlikleri, etik standartlar ve sürdürülebilir stratejilerin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.​

Eğitim ve Toplumsal Etkiler

Eğitim ve Toplumsal Etkiler

Dijital pazarlama alanında başarılı olmanın en önemli unsurlarından biri SEO’dur. Arama motoru optimizasyonu, web sitenizin görünürlüğünü artırarak hedef kitlenize ulaşmanızı sağlar. Ancak SEO’nun etkili bir şekilde uygulanabilmesi için uzman bir SEO ajansı ile çalışmak gereklidir. AfterFAANG, sunduğu SEO eğitimi ve danışmanlık hizmetleriyle, işletmelerin arama motorlarında üst sıralarda yer almasına yardımcı olur. Bu eğitimde, anahtar kelime analizi, içerik optimizasyonu, teknik SEO ve link building gibi temel SEO stratejileri öğretilir. Ayrıca, SEO’nun her aşamasında size rehberlik ederek, sitenizin organik trafiğini artırmayı amaçlar. SEO konusunda derinlemesine bilgi sahibi olmayı isteyenler için AfterFAANG, güçlü bir eğitim ve destek sunar.

Lojistik Ve Stok Yönetiminde Yapay Zeka Kullanımının Dezavantajları Nelerdir?

Lojistik ve stok yönetiminde yapay zekâ kullanımı şirketlere büyük kolaylıklar sağlıyor. Hem operasyonlar daha verimli hale geliyor hem de maliyetler ciddi oranda azalabiliyor. Ancak her güzel şeyin bir bedeli var. Bu teknolojilerin hayata geçirilmesi bazı sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Şimdi bu olumsuz yanlara biraz daha yakından bakalım.

  1. Teknik Karmaşıklık

 Yapay zeka tabanlı sistemlerin lojistik ve stok yönetimine entegrasyonu, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için yüksek başlangıç maliyetleri gerektirebilir. Bu maliyetler, yazılım ve donanım yatırımları, veri altyapısının kurulumu ve personel eğitimi gibi unsurları içermektedir. Ayrıca, mevcut sistemlerle entegrasyon süreci teknik olarak karmaşık olabilir ve bu da ek zaman ve kaynak gereksinimlerine yol açabilir.

  1. Veri Kalitesi ve Erişilebilirliği Sorunları

 Yapay zekâ sistemlerinin doğru çalışabilmesi için en temel ihtiyaçlarından biri kaliteli ve ulaşılabilir veridir. Ama Lojistik gibi alanlarda, veriler her zaman istenildiği gibi olmuyor. Eksik bilgiler, güncelliğini yitirmiş kayıtlar ya da hatalı girişlerin hepsi yapay zekânın yanlış tahminlerde bulunmasına sebep olabiliyor. Bu durumlarda da hem iş akışı aksayabilir hem de müşteri memnuniyeti zarar görebilir.

Lojistik Ve Stok Yönetiminde Yapay Zeka Kullanımının Dezavantajları Nelerdir

Lojistik Ve Stok Yönetiminde Yapay Zeka Kullanımının Dezavantajları Nelerdir

  1. Aşırı Otomasyon ve İnsan Faktörünün Göz Ardı Edilmesi

Yapay zekâ sistemlerinin karar alma süreçlerinde yoğun şekilde otomasyona başvurulması, zamanla insan müdahalesinin geri planda kalmasına neden olabilir. Bu durum, özellikle sistemin önceden tahmin edemediği beklenmedik senaryolarda esneklik kaybına yol açabilir. İnsan faktörünün tamamen devre dışı kalması, sürecin adaptasyon kabiliyetini zayıflatabilir. Aynı zamanda bu gelişmeler, çalışanlar açısından iş güvencesiyle ilgili kaygıları da beraberinde getirebilir. Teknolojik ilerlemeler sağlarken, iş gücünün geleceğine dair dengeyi korumak her zamankinden daha önemli hale geliyor.

  1. Etik ve Gizlilik Endişeleri

 Yapay zekâ sistemleri çalışırken büyük miktarda veri toplar ve analiz eder. Bu verilerin içinde müşteri bilgileri, tedarikçilere ait veriler ve çalışan performansına dair hassas detaylar da yer alabilir. Hal böyle olunca, veri gizliliği ve bu bilgilerin etik şekilde kullanımıyla ilgili bazı soru işaretleri ortaya çıkıyor. Ayrıca, yapay zekâ sistemlerinin karar alma süreçlerinin çoğu zaman nasıl işlediği net olarak anlaşılamıyor. Bu da şeffaflık eksikliği yaratıyor ve sistemin aldığı kararlardan kimin sorumlu olduğu konusunda belirsizliklere neden olabiliyor. Tüm bunlar, hem güven duygusunu hem de hesap verebilirliği zorluyor.

  1. Talep Tahminlerindeki Belirsizlik ve Hatalar

 Yapay zekâ sistemleri genellikle geçmiş verilere bakarak talep tahminlerinde bulunur. Ancak her şey her zaman plana göre gitmez. Ani piyasa dalgalanmaları, mevsimsel değişiklikler ya da öngörülemeyen olaylar gibi faktörler, bu tahminlerin doğruluğunu ciddi şekilde etkileyebilir. Böyle durumlarda sistemler yanlış öngörülerde bulunabilir ve bu da stokların ya gereğinden fazla dolmasına ya da yetersiz kalmasına neden olabilir. Sonuç olarak müşteriler bekledikleri ürünü bulamayabilir ya da siparişlerinde gecikmeler yaşanabilir. Bu da memnuniyetsizlik doğurur ve işletmenin güvenilirliğini zedeler.

  1. İş Gücü Üzerindeki Etkiler

 Yapay zekâ ve otomasyon sistemlerinin giderek yaygınlaşması, bazı iş alanlarında insan gücüne olan ihtiyacı azaltabiliyor. Özellikle tekrarlayan ve manuel görevlerde çalışanlar için bu durum iş kaybı riskini beraberinde getiriyor. Bu sadece işi kaybetme meselesi de değil, aynı zamanda yeni teknolojiye ayak uydurmak için çalışanların kendini geliştirmesi, yeni beceriler kazanması gerekiyor. Yani alışılmış iş yapma şekilleri değişiyor ve bu dönüşüme ayak uydurmak kolay olmayabiliyor. Hem işverenler hem de çalışanlar için bu sürecin dikkatli yönetilmesi şarttır.

  1. Sistem Arızaları ve Güvenlik Riskleri

 Yapay zekâ sistemleri her ne kadar iş sürecini hızlandırsa da, teknik bir arıza ya da bir siber saldırı yaşandığında sistemin tamamı bu durumdan etkilenebilir. Böyle durumlar, özellikle lojistik operasyonlarda ciddi aksamalara ve hatta veri kaybına neden olabilir. Bu yüzden, yapay zekâya dayalı sistemlerin güvenliği ve dayanıklılığı göz ardı edilmemelidir. Her ihtimale karşı hazırlıklı olunmalı ve sistemin işlerliğini koruyacak önlemler mutlaka alınmalıdır.

Genel olarak bakıldığında, yapay zekâ teknolojilerinin lojistik ve stok yönetiminde sunduğu avantajlar oldukça etkili ve güçlüdür. Ancak her yenilik gibi, bu teknolojilerin uygulanması da bazı riskleri beraberinde getiriyor. İşte bu noktada Afterfaang Ajansı olarak şunu vurguluyoruz: yapay zeka çözümlerini sistemlerinize entegre ederken sadece verimliliğe değil, olası tehlikelere karşı da hazırlıklı olmanıza destek sunuyoruz. Risk yönetimi, siber güvenlik altyapısı ve kriz senaryoları üzerine geliştirdiğimiz stratejik çözümlerle, teknolojiyi sadece kullanmanızı değil, aynı zamanda kontrol altında tutmanızı sağlıyoruz. İşletmelerin bu geçiş sürecini sağlıklı yönetebilmesi için teknoloji kadar insan odağını da unutmaması gerekmektedir.

E-ticaret sektörü, dijital dünyanın en dinamik alanlarından biridir ve başarılı olabilmek için doğru stratejiler gereklidir. Bir e ticaret ajansı ile çalışmak, online satışlarınızı artırmanın en etkili yoludur. AfterFAANG, e-ticaret platformları için uzman çözümler sunarak, kullanıcı dostu web siteleri tasarlar, SEO stratejileri oluşturur ve dijital pazarlama kampanyaları yönetir. Sunduğumuz hizmetler arasında ürün yönetimi, ödeme altyapıları ve kullanıcı deneyimi iyileştirmeleri bulunmaktadır. Ayrıca, satışları artırmaya yönelik reklam stratejileri geliştirerek, markaların dijital pazarda daha geniş bir müşteri kitlesine ulaşmalarını sağlar. E-ticaret dünyasında başarılı olmanın sırlarını keşfetmek ve dijital dönüşüm sürecinde bir adım öne çıkmak için AfterFAANG’ı tercih edebilirsiniz.

E-bültene abone olun.

Abone olun, gelişmeleri mail üzerinden takip edin.

E-bülten aboneliğiniz başarıyla gerçekleşti.
Lütfen yeniden deneyin.

Continue Reading

İletişim

İletişim

Borsa yatırımlarımız, dijitaldeki ortak projelerimiz ve Afterfaang’in diğer faaliyetler alanları konusunda konuşmak ve bizimle tanışmak isterseniz bir kahve buluşması için lokasyonu ve zamanı netleştirmemiz yeterli.